Uzay, insanlık için daima bir kim bilir olmuştur. Değişen teknolojinin gelişmesiyle ise uzay hakkında daha çok informasyon sahibi olmaya başladık. Bilhassa son dönemde meydana getirilen atılımlarla beraber oldukça daha uzak galaksilere erişme fırsatı yakalıyoruz. Son gelişmeler de bunun kanıtı durumunda. 9 milyar ışıkyılı uzaklıktaki galaksiden sinyal yakalandı Bilim adamları geçtiğimiz gün daha ilkin olanaksız bulunduğunu […]
Uzay, insanlık için daima bir kim bilir olmuştur. Değişen teknolojinin gelişmesiyle ise uzay hakkında daha çok informasyon sahibi olmaya başladık. Bilhassa son dönemde meydana getirilen atılımlarla beraber oldukça daha uzak galaksilere erişme fırsatı yakalıyoruz. Son gelişmeler de bunun kanıtı durumunda.
Bilim adamları geçtiğimiz gün daha ilkin olanaksız bulunduğunu düşündüğümüz bir şeyi yapmayı başardılar. Dünya’dan ortalama 9 milyar ışıkyılı uzaklıkta yüzen bir galaksiden hususi bir tür radyo sinyali yakalayan bilim adamları bu mevzuda çığır açmış durumda. Bu son gelişme ise Monthly Notices of the Royal adlı dergide gösterildi.
Evrenin oldukça daha genç olduğu zamanlardan gelen bu sinyaller büyük coşku yaratmış durumda. Bu süre dilimini Güneş sistemimizin gerçekleşmesinden ve bildiğimiz şekliyle yaşamın ortaya çıkmasından oldukça önceki bir dönem olarak nitelendirebiliriz.
Evrenimizin yalnız 5 milyar yaşındaki halinden gelen bu sinyaller 21 santimetre ya da Hidrojen çizgisi olarak adlandırılan dalga boyu ile yakalandı. Oldukça uzak bir mesafeye bakış ile beraber evren hakkında gittikçe daha çok informasyon sahibi olmak da mümkün olmaya başlıyor.
Uzaydaki nebulaların yaymış olduğu 21 santimetre dalga boyuna haiz bir ışınım olan Hidrojen çizgileri ilk kez 1951 senesinde ortaya çıkarıldı. Bu sayede Samanyolu’nun büyüleyici sarmal yapısına bakabildik, galaktik komşumuz Andromeda’nın içini ve dışını gözlemleyebildik ve Macellan bulutsusunun ışıltılı puslarını inceleyebildik.
Andromeda’nın dünyadan yalnızca 2,5 milyon ışıkyılı uzaklıkta bulunduğunu düşündüğümüzde yeni sinyallerin 8,8 milyar ışıkyılı uzaklıkta olması kulağa oldukça etkisi altına alan geliyor. Yeni bulgular ise oldukça daha uzaktaki galaksileri anlamamıza katkı sağlayacak.
Bilim adamları yeni sinyaller ile erken evren hakkında bir takım sırrı açığa çıkarabileceklerini düşünüyor. Peki siz uzayda yakalanan sinyaller ve erken evren hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.
Kaynak: shiftdelete.net